Madison Conradis, 10 yıl evvel tanımadığı bir Facebook hesabından tasa verici bir bildiri aldı. İletide çıplak fotoğraflarının internette siteden siteye yayıldığı belirtiliyordu.
Madison, o sırada şimdi 24 yaşındaydı ve Florida merkezli bir şirketin pazarlama departmanında çalışmaya başlamıştı.
Söz konusu fotoğraflar Madison’ın üniversite öğrencisi olduğu periyotta çekilmişti. Kısa müddetliğine modellik ve oyunculuk yapan Madison’ın katıldığı bir çekimin perde gerisini yansıtan bu karelerin muhakkak yayınlanmamış olması gerekiyordu.
Fotoğrafları çeken sanatkarın ve pek çok meslektaşının yapıtlarını yükledikleri site, bir yıl evvel korsanların saldırısına uğramıştı. Madison kelam konusu fotoğrafların bu biçimde ele geçirildiğini düşündü başlangıçta.
Üstelik yalnızca fotoğrafları değil, ismi ve irtibat bilgileri, paylaşımlar konusunda hiçbir kuralın geçerli olmadığı 4chan sitesi üzerinden dünyaya yayılıyordu.
Madison, o günleri Washington Post’a anlatırken, “Yüreğim ağzıma geldi. ‘Birileri bunlara nasıl ulaşmış? Fotoğraflarımı nereden bulmuşlar? Öbür kimlere gönderiyorlar?’ diye düşünmek çok ürkütücü” tabirlerini kullandı.
FOTOĞRAFLAR BABASINDAN ESKİ İŞVERENİNE KADAR HERKESE GİTTİ
Fotoğrafları yayan kişi her kimse bununla yetineceğe benzemiyordu. Çeşitli uydurma Facebook hesaplarından Madison’a ileti atan kimliği bilinmeyen bireyler, genç bayana şantaj yapıyor, yeni çıplak fotoğraflarını göndermediği takdirde 4chan’deki kareleri daha da fazla yaymakla tehdit ediyordu.
Fotoğrafların gönderildiği bireyler ortasında Madison’ın babası ve çalıştığı şirketin müşterileri de vardı. Hatta geçmişte çalıştığı bir restoranın yöneticisi panik içinde Madison’ı arayıp fotoğrafların kendi bildiri kutusuna da düştüğünü bildirmişti.
Bu olaydan iki yıl sonra Florida eyaletinde siber tacizle çaba ilgili bir yasa yürürlüğe girdi. Bunun üzerine Madison, mahallesindeki polis karakoluna giderek tüm yaşananları birer birer anlattı. Ancak aldığı karşılıkla beyninden vurulmuşa döndü: Polis Madison’a yaşadığı şeyin hata teşkil etmediğini söylemişti.
ADALETİ SAĞLAMAK İÇİN KOLLARI SIVADILAR
Madison’ın bilmediği bir öteki şey de yalnız olmadığıydı. Birebir adam birçok bayanı misal biçimlerde maksat almış, o bayanlar polise başvurduklarında tıpkı Madison’ın aldığı karşılığı almıştı: “Yapacak bir şey yok.” Polisten yardım alamayan bayanlar bunun üzerine adaleti kendi kendilerine sağlamak için kolları sıvadı.
Aradan geçen 10 yılda teknolojinin ilerleyişi ile yapay zekânın ve toplumsal medyanın gelişimi, Madison’ın uğradığına benzeri taarruzları daha da kolaylaştırdı. Fakat kurbanları koruyacak hukuksal altyapı şimdi oluşmuş değil. Örneğin ABD’de uygulanan yasalar kurbanlardan fotoğrafları yayan şahısların hedefinin kendilerine ziyan vermek olduğunu kanıtlamasını istiyor.
Bu da işi çok zorlaştırıyor. Zira fail bulunsa bile niyetin ne olduğunu ispatlamak çok güç. Örneğin Madison’ın fotoğraflarını yayan kişi “Amacım ona acı vermek değildi, fotoğrafları beğendim paylaştım” diye bir savunma yaptığında aksini argüman etmek imkânsızlaşıyor.
Madison’ın kıssasına dönersek…
Madison Conradis
“KEYFİNİZ YERİNDE BAKIYORUM”
Polisten beklediği karşılığı alamayan ve uğradığı hücumların dozu günden güne artan Madison, kısa mühlet evvel baro imtihanını geçen ikiz kız kardeşi Christine Messier’dan yardım istedi. Lakin Christine’in uzmanlık alanı etraf hukukuydu ve siber hatalar konusunda hiçbir bilgisi yoktu. Konuyu araştırmaya başlayan Christine, maddelerin kardeşini korumak için neredeyse hiçbir şey yapmadığını fark etti.
Diğer yandan Madison, hayatına devam etmek istiyor ancak yeni birileriyle tanıştığında çok utanıyordu. Zira ismini internette arayan herkesin çıplak fotoğraflarıyla karşılaşacağını biliyordu.
Madison, 2016 yılında iş ortamında Jeffrey Geiger isimli adamla tanıştı. Geiger, Maine’de yaşıyordu. Fakat sık sık birbirlerini ziyaret ediyor birlikte seyahatlere gidiyorlardı.
Sonbaharda birlikte Florida Keys’de bir tatile çıktılar. Bu tatil sırasında toplumsal medyadan uzak durmaya çalışan Madison’ın tek istisnası Snapchat’te paylaştığı bir günbatımı görünümüydü.
Ertesi sabah uyandığında Madison’ın Facebook ileti kutusunda kendisini taciz eden hesapların birinden gelmiş bir bildiri vardı: “Keys’de keyfiniz yerinde bakıyorum…”
İKİZİNİN FOTOĞRAFLARI DA YAYILMAYA BAŞLADI
Madison, iletisi atan kişinin Snapchat paylaşımını gördüğünü anladı. Çabucak uygulamadan kıssasını kimlerin gördüğüne baktı. Listede 39 kişi vardı ve en son sıradaki kişi üniversiteden tanıdığı biri olan Christopher Buonocore’du. Lakin bu birini siber tacizle suçlamaya yetecek güçte bir ispat değildi.
2017’nin sonlarına gelindiğinde, Madison’ın Geiger’la olan bağı bitmek üzereydi. Genç bayanın aklı daima 4chan’deki fotoğraflardaydı. Dahası o devirde hem Madison’ın hem de ikizinin yeni fotoğrafları sızmaya başlamıştı.
Kız kardeşlerin daha sonra mahkemeye sundukları bir dilekçeye nazaran, Geiger Madison’ın modellik vaktinde çektirdiği birtakım fotoğrafları CD’lerden Dropbox’a aktarmasına yardım etmişti. Christine’in kocası için çektiği birkaç özel fotoğraf da Dropbox’a aktarılan kareler ortasındaydı. Tüm bu fotoğraflar internete sızmıştı. Sızanlar ortasında Madison’ın yalnızca Geiger’la paylaştığı kareler de vardı.
Kız kardeşlerin şikâyetine nazaran, Geiger’la yüzleştiklerinde adam Madison’i taciz eden hesaplardan biriyle bağlantı kurduğunu doğrulamıştı. (Geiger, şikâyete verdiği resmi cevapta, Madison’ın fotoğraflarını Dropbox’a yüklemesine yardım ettiğini doğruladı lakin başka suçlamaları reddetti.)
Kimliği meçhul haydut sonunda istediği fotoğraflara kavuşmuştu. Artık yalnızca Madison’ı değil Christine’i da gaye alıyordu.
SAVCI “KÖTÜ NİYET” GÖRMEDİ
Şikayetinde belirttiğine nazaran, Madison, Geiger’la münasebetini derhal bitirdi. Geiger, Christine’e gönderdiği el yazısı bir notta, “Ben bir aptalım, kız kardeşini hak etmiyorum. Unutmanızı ya da yaptığım şeyi göz gerisi etmenizi istemiyorum. Tek umudum bir gün beni affetmeniz. Sevdiğim herkesin hayatı üzerine yemin ederim tek yaptığım şey yardım etmeye çalışmaktı” diyordu.
Kardeşler, Geiger’ı Maine’de yaşadığı kentte polise şikâyet etti fakat periyodun savcısı kovuşturmaya yer olmadığına karar verdi. Savcı Lisa Bogue’un raporunda “kötü niyet” ögesinin eksik olduğu belirtiliyordu. Raporda Geiger’ın Madison’a yazdığı bir e-postada “Fotoğrafları New York’taki adama inancını kazanmak ve daha fazla bilgi toplamak için gönderdim” dediği belirtiliyordu.
İlgili polis memuru ise soruşturmayı kapatan raporunda Geiger’ın “kardeşlerden rastgele birini taciz ya da tehdit etme niyeti taşıyor üzere görünmediği”ni yazmıştı. (Savcı Bogue ve Geiger, yorum taleplerine karşılık vermedi.)
Madison ve Christine ise bir avukat yardımıyla 4chan’deki fotoğrafların kimilerini “telif hakları ihlali” gerekçesiyle kaldırtmayı başardı. Lakin polisin dayanağı olmadığından, fotoğrafları yayan şahsa dair ellerinde bir ispat da bulunmadığından dava açmaları kelam konusu olmadı.
NOKTALAMA İŞARETLERİNİN İZİNİ SÜRÜP ÖBÜR KURBANLARA ULAŞTILAR
Eylül 2018’de kardeşler, Geiger ile bir “John Doe”nun yani kimliği belgisiz kişinin, mahremiyetlerini ihlal ettiği ve kendilerine kasıtlı olarak manevi ziyan verdiği suçlamalarıyla bir hukuk davası açtı. Asıl maksatları bir soruşturma başlamasını sağlamak, 4chan’e ve internet hizmet sağlayıcılara celp göndertip John Doe bireyinin IP adreslerini ve bağlantı bilgilerini açığa çıkarmaktı.
Bu celplere karşılık beklerken boş durmayan kardeşler, kendi araştırmalarını sürdürdü. Kendilerini taciz eden kişinin 4chan’deki kullanıcı ismini internette aratıyor, noktalama işareti kullanımı üzere ipuçlarından faydalanarak öbür kurbanlar olup olmadığını bulmaya çalışıyorlardı.
Bu araştırmanın sonucunda birebir kişinin dört bayanın daha fotoğraflarını paylaştığı ortaya çıktı. Madison ve Christine bu bayanların Facebook hesaplarına girince farklı bir ayrıntı ortaya çıktı: Kadınların hepsinin ortak bir arkadaşı vardı ve bu kişi Chris Buonocore’dan oburu değildi.
Christine Messier
CHRISTINE’İN DÜĞÜNÜNDE BİLE BULUNMUŞTU
Madison, Buonocore’u, insan bağlantıları zayıf bir adam olarak hatırlıyordu. Christine’le birlikte Florida Teknoloji Enstitüsü’nde okumuştu ve Christine’in gelecekteki eşi Dana Messier ile birebir öğrenci kulübüne üyeydi. Madison da yakınlardaki Brevard Üniversitesi’nin ekibinde beysbol oynadığından, Christine, Dana ve Dana’nın Buonocore dahil kulüp arkadaşları daima birlikte maçlara gidiyorlardı.
Madison ve Christine evvel rahatladı akabinde mide bulandırıcı bir idrak yaşadı. Buonocore, Madison’a yönelik tacizlerin dozunu düzgünce artırdığı Mart 2017’de Dana ve Christine’in düğünlerine katılmıştı. Çok büyük bir düğündü. Dana’nın tıpkı devrinden kulüp arkadaşları da katılmıştı ve nedime Madison’a azap eden kişinin davetlilerden biri olabileceği kimsenin aklının ucundan geçmemişti.
Madison, “Düğünde kendisiyle hiç muhatap olmadım ancak katiyen oradaydı” diye konuştu.
Kardeşler öbür kurbanlarla irtibata geçmekte tereddütlüydü. Rastgele birinin Buonocore’la yakın olup olmadığını bilmiyorlardı zira lakin 2018 ilkbaharında Christine bayanlara ulaşmaya karar verdi.
ESKİ KIZ ARKADAŞI, ESKİ NİŞANLISI, AKRABASI …
Buonocore’un daha sonra imzaladığı itirafında belirttiği üzere bayanlardan biri eski kız arkadaşıydı. 2013’ten beri Buonocore’un tacizleriyle yaşayan bu bayan 2016’da Florida’da polise başvurmuş, kimliği bilinmeyen bir kişinin bir zayıflama programı kapsamında çekilen ve dizüstü bilgisayarında sakladığı çıplak fotoğraflarını 4chan’de paylaştığını bildirmişti. Lakin raporda paylaşan kişinin kimliğinin tespit edilip edilmediği yazmıyordu.
Kadınlardan bir başkası Buonocore’la akrabaydı. 2016’da bu bayan şimdi 14 yaşındayken, Buonocore okul üniformalı fotoğraflarını 4chan’de paylaşıp “Bana akıl verin; çıplak fotoğraflarını göndermesi için ne yapayım?” diye sormuştu. Birçok paylaşımda Buonocore’un bu şahısla ilgili kabahat ögesi teşkil eden niyetlerini lisana getirdiği de itiraf metninde yer aldı.
Üçüncü bayan Buonocore’un new York’tan çocukluk arkadaşıydı. Şu an yetişkin olan bayanın 15 yaşındayken bir erkek arkadaşına gönderdiği göğsü açık fotoğrafı, Buonocore bir formda eline geçirmiş ve internette yaymıştı. Akabinde bayana bilmediği numaralardan SMS’ler ve aramalar gelmeye başlamış, tanımadığı sesler “Üzerinde mavi bir kazak var” üzere tabirlerle bayana izlendiğini hissettirmişti.
Buonocore’un tuhaf noktalama kusurları sayesinde bu bayan 2016 sonlarında kendisini taciz eden kişinin kim olduğunu anlamıştı. Yüzleştiği Buonocore yaptıklarını itiraf da etmişti. Fakat erkek kardeşinin ortaya girip aile olarak sorunu çözecekleri konusunda garanti vermesiyle bayan dava açmaktan vazgeçmişti. Bayan bu yazışmaların ekran manzaralarını Christine’e gönderdi.
Dördüncü bayan Buonocore’un New York’taki eski nişanlısıydı. Ayrılığın akabinde Buonocore bayanın özel fotoğraflarını paylaşmaya başlamıştı. İtiraf metnine nazaran, bayan bu gerçeği Christine’in kendisine bildiri göndermesiyle öğrendi.
CHRISTINE BÜTÜN KANITLARI TEK BİR BELGEDE TOPLADI
Bu gelişmelerin akabinde Madison ve Christine bir defa daha polise gitti. Lakin bu sefer adresleri Buonocore’un yaşadığı New York’un Suffolk ilçesi oldu. Lakin polis Buonocore’un hareketlerinin maddeleri ihlal ettiğinden şüpheliydi.
Polis sözcüsü Dawn Schob, Washington Post’a yaptığı açıklamada, “Kişinin isteği olmadan özel fotoğraflarını paylaşan failler çok büyük bir travmaya yol açmaktadır. Bu davaları çok önemsiyor ve kurbanlar için elimizden geleni yapıyoruz. Bu olaydaki kurban Suffolk’ta yaşamıyordu ve kendisine olayı yaşadığı yerdeki polise bildirmesi tavsiye edildi” dedi. Halbuki 2019’da Suffolk’taki polis Christine’e, fotoğrafların bu kentten paylaşıldığının kanıtlanması halinde kendilerinin yetki alanına gireceğini söylemişti. Birtakım polisler ise “O fotoğrafları hiç çekmemeliydin” diyerek hatanın Christine’de olduğunu ima etti.
Yılmayan Christine, bütün davayı 59 sayfalık bir evrakta topladı. Evrakta ellerindeki ispatların yanı sıra kurbanların yaşadıkları eyaletlerde geçerli ilgili yasalar da yer alıyordu. Christine, evrakın kopyalarını öbür bayanlara da gönderdi. Her biri yaşadıkları yerlerdeki polise müracaat yaparak soruşturma talebinde bulundu.
2019’DA BELGEYİ FBI ÜSTLENDİ
Nihayet ilerleme kaydetmeye başlamışlardı. Florida’da Christine’in yaşadığı yer olan Manatee ilçesindeki şerif, belgeyi federal dedektiflerle paylaştı. Temmuz 2019’da, FBI belgeyi devraldı ve altı bayan ismine soruşturma başlattı. Soruşturmanın temelini Christine’in topladığı evrak oluşturdu.
Madison ve Christine’in açtıkları hukuk davası şimdi kapanmamıştı. 2020’nin ilkbaharında, paylaşımları yapan kişinin IP adresleri üzerinden kimlik bilgileri tespit edildi. Tam da iddia ettikleri üzere, fotoğraflarını internette yayan kişi Buonocore’du. Bunun üzerine Nisan ayında yaptıkları müracaatla “John Doe” ismini Christopher Buonocore olarak değiştirdiler. (Buonocore’un avukatları yorum taleplerine karşılık vermedi. Buonocore ise hakkında açılan hukuk davasına hiç karşılık vermedi.)
Aslına bakılırsa hukuk davası gayesini yerine getirmişti. Kardeşler Buonocore’un maskesini düşürmüştü. Fakat bu noktada Buonocore iflas başvurusu yaptı. Bu sayede Madison ve Christine’in tazminat alma bahtı kalmadı.
Mahkeme kayıtlarına nazaran kardeşlerin Geiger’a açtıkları davada da açıklanmayan bir ölçü tazminat karşılığında muahedeye varıldı. Davanın yargıcı Buonocore hakkında gıyabında bir karar verdi ve Madison ve Christine’in fotoğraflarını internetten kaldırıp yok etmesine hükmetti.
Ancak ceza davası daha yeni başlıyordu.
YARGIÇ SAVCININ TALEBİNİN ÜSTÜNDE CEZA VERDİ
Aralık 2020’nin sonunda Florida Orta Bölge Savcılığı, davayı üstlendi. Fakat bireylerin özel fotoğraflarını yaymak federal bir hata olmadığından, Buonocore hakkında altı başka sanal takip suçlamasında bulunuldu. Ocak’ta görülen davada Buonocore, altı suçlamayı da kabul etti lakin Madison, yargıcın ceza verirken Buonocore’a yumuşak davranacağından tasa ediyordu. Mahallî polisin hali gösterge kabul edildiğinde, Buonocore’un bir ikazla kurtulması çok mümkündü.
Kasım 2021’de Buonocore’un ceza duruşmasında Madison tabir verdi. Adamın kurbanlarının fotoğraflarını binlerce kere tekrar tekrar paylaştığını, yaşadığı acıyı ve bu aksiyonların manasızlığını anlattı. Yargıç Thomas Barber’a da seslenen Madison, “Sizin sevdiğiniz bir de onun kurbanı olabilirdi” dedi.
Barber bu cins davalara pek aşina değildi. Şahsi hayatında da dijital dünyayla pek alakası yoktu. Üstelik Buonocore’un sanal takiple suçlanmış olması durumu daha da karmaşık hale getiriyordu. Lakin davalının hareketleri bu davayı sıradan bir sanal takip olayı olmanın ötesine taşıyordu.
Buonocore, Barber’dan uygun hal indirimi talep etti ve psikiyatrik tedaviye gereksinimi olduğunu belirtti. 41 ay hududunun altında bir ceza bekliyordu. Ama Yargıç Barber, Buonocore’u bir federal hapishanede 15 yıl mahpusa mahkûm etti. Bu ceza savcının talebinin bile neredeyse 4 yıl üzerindeydi. (Buonocore şu an mahpusta ve cezasının azaltılması için temyiz sürecini işletiyor.)
TACİZCİYİ AÇIĞA ÇIKARMAK İÇİN KENDİLERİNİ FEDA ETTİLER
Madison ve Christine bu karara çok sevindi lakin mahkeme salonundan çıktıklarında yaşadıkları tacizleri büsbütün artlarında bırakmanın mümkün olmadığını fark ettiler.
Buonocore’un başka dört kurbanının isimleri mahkeme kayıtlarında kapalı tutulmuştu. Eğer bekledikleri yardımı en baştan alabilselerdi Madison ve Christine de bu kapalılıktan faydalanabilecekti. Fakat hukuk davası açtıkları için bundan feragat etmişler, Buonocore’un ipliğini pazara çıkarmak için kendilerini açık etmek zorunda kalmışlardı.
Bugün birileri internette kardeşlerin isimlerini aradığında, davayla ilgili kayıtlara ulaşabiliyor. Dahası Buonocore’un mahpusta olmasına ve fotoğrafların birçoklarının silinmesine rağmen, yapılmış binlerce paylaşım var. Bu fotoğrafları kimin gördüğü, kimin indirip gelecekte yine paylaşmak üzere sakladığı muhakkak değil.
Madison ömrünün sonuna kadar Buonocore’un yaptığı akınla yaşamak zorunda olduğunu belirterek, “Bu durumu farkındalığı artırmak ve insanlara yardım etmek için kullanmak istiyoruz. Yaşadığımız bu kadar acının bir maksadı olmalı” diye konuştu.
The Washington Post’un “Ignored by police, twin sisters took down their cyberstalker themselves” başlıklı haberinden derlenmiştir.